Kırlangıçları her mevsim evimizin ya da işyerlerimizin kenarlarında yuva yaptığına şahit olmuşuzdur. Hiç kimse bu masum kuşların yuvasını bozmaz, zarar vermez. Çünkü kırlangıçların yuva yaptığı yer talihli olarak değerlendirilir. Ayrıca kırlangıçlar sadece yumurtalarını bırakmak için yuva yaparlar ve yavrularını büyüttükten sonra yuvalarına bir daha gelmezler taa ki bir sonraki yumurtlama dönemine kadar.
Kırlangıçların en eski hikayesi Nuh tufanına kadar dayanır o günden bu güne hiç bir dinde veya toplumda zarar görmez aksine yüceltilirler.
Kırlangıç Hikayesi;
Nuh Tufanında Geminin içinde iki şey yokmuş, biri kırlangıç biri de böcek. Gemidekilerin içinde fare ortaya çıkmış. Gemiyi delmiş. Bunun üzerine gemi su almaya başlamış. Canlılarda denizde boğulmak korkusu belirmiş. Kaç kişi suya dalıp bakmışsa da gemideki deliği bulamamış.
Nuh Aleyhisselam: “Hangi hayvan bu deliği bulursa, onun her istediğini yerine getireceğim.” demiş.
Yılan: “Ben deliği bulurum.” demiş. “Ne istiyorsun?” demiş Nuh. “Ben tatlı et isterim.” demiş yılan. Nuh bunu kabul etmiş. Yılan suya girip deliği bulmuş. Küçücük deliği bularak su girmesine engel olmuş. Gemiye giren suyu boşaltmış. Yılan, su giren deliği mum ile kapamış. Su çekilip Tufan belası bittikten sonra yılan: “Verdiğiniz söz için geldim.” demiş. Nuh Aleyhisselam sineğe: “Yeryüzüne git, neyin eti tatlı ise haber ver, yılana verelim!” demiş. Sinek gitmiş, geç kalmış. Yılan tekrar sormuş. Nuh Aleyhisselam mahcup duruma düşerek kırlangıca:
“Git, sineği bul gel!” demiş. Kırlangıç gitmiş sineği bulmuş ve: “Niçin geç kaldın?” diye sormuş. “Yeryüzünü dolaşınca geç kaldım.” demiş sinek. Kırlangıç: “Tatlı eti buldun mu?” diye sormuş. “Buldum, insanın etinden daha tatlı et görmedim.” demiş sinek. Kırlangıç: “O etin tadı hala ağzında vardır, ben onun tadına bir bakayım.” demiş. Sinek ağzını açmış, kırlangıç gagasıyla bir vurmuş, sineğin dili kopmuş. İkisi kavga ederek Nuh’un yanına gelmişler. Nuh, sineğe durumu sormuş. Sinek sert bir şekilde vızıldamış.
Kırlangıca sormuş: “Bu niçin konuşmuyor?” Kırlangıç: “Bu bana yolda anlattı. Geç kaldığı için sizden utanıp konuşmuyor. O bana yolda bütün hayvanların etini tattım, kurbağa etinden daha tatlı et görmedim dedi.” demiş. Nuh Aleyhisselam kurbağanın etini yılana uygun görmüş. Kıyamete kadar yılanın rızkı kurbağanın eti olmuş. O gün kırlangıç bu iyiliği yapmamış olsa, insanoğlu yılanın rızkı olacakmış. O günden sonra insanlar kırlangıcı yüceltmişler.
İşte böyle….
Hayatta bazı fırsatlar vardır ömründe bir defa insanın eline geçer ve değerlendiremezsen uçup gider.
Meka – Samandağ TV editörü.