ALİ ARSLAN DADÜK’ÜN YAZISI
İlçemiz Tekebaşı Mahalle sakinlerinden 96 yaşındaki Nazire Nene Asi Nehri’ni anlattı. 60-70 yıl önceki Asi Nehri ile şimdiki zamanların Asi Nehri arasındaki farkı anlatan Nazire Nene eskiden salla karşıdan karşıya geçilen Asi Nehri’nin yerinde yellerin estiğini belirtti. İnsanların doğayı katlettiğine değindiği anlatımında Nazire Nene, Asi Nehri’nin bugünkü görüntüsünün eski zamanları arattığına değindi.
Yüzmeyi Asi Nehrinde öğrenirdik…
Nazire Nine, “Asi Nehri eskiden çok temizdi. Bayramlarımızı, yemeklerimizi Asi Nehri’nin suyundan yapar, suyumuzu Asi Nehri’nin suyundan içerdik. Su testisi (Carra) ile Asi Nehri’nden evlerimize su taşırdık. Yazın sıcak olduğu zamanlar suyu soğutmak için evimizin önündeki kuyuya testilerimizi koyar soğuduğu zaman suyu içerdik. Asi Nehri sürekli aktığı için içinde hiç kir olmazdı çamaşırlarımızı da nehirde yıkardık. Balık tutanlar ve Asi Nehri’nde yüzenler olurdu, çoğu insanımız yüzmeyi Asi Nehri’nde öğrenirdi” dedi..
Önce sal, sonra kayık ile Asi Nehri’nde karşıdan karşıya geçerdik…
‘O zamanlar Asi Nehri’nden karşı kıyıya geçmek için sallar (katuğ) kullanılırdı’ diyen Nazire Nene. Zamanla salların yerini kayıklar aldı. Kayıklar ile karşıya geçerdik. Her hafta Pazartesi günü Pazaryerinden alış veriş yapmak için kayıklarla Tekebaşı’ndan Samandağı’na gelirdik. Bazen kayıktan inerken çamura batardık üstümüz başımız çamur olurdu. Asi Nehri kıyısından Pazar yerine kadar yürüyerek gider yürüyerek gelirdik. Yükü sırtımızda getirir tekrar kayıkla (kereb) karşıya geçer evimize dönerdik” dedi.
Parası olan para, olmayan da incir karşılığında karşıya geçerdi
Nazire Nene, “Kocam Haydar’da o zamanlar bana yardımcı olurdu. Kocam denizlerde çalışan bir kaptandı. Evde olduğu zamanlar çarşıya beraber giderdik. Ruhu şad olsun çok iyi bir adamdı. Kayığı Mengelli ailesinden Ali Mengeli diye bir vatandaş kullanırdı. Belirli bir ücret karşılığında karşıya geçmek isteyenleri karşıya geçirirdi. Parası olmayanlar incir toplayıp karşıya geçmek için Ali Efendi’ye verirdi” dedi.
Asi Nehri’nin güzergahını sorduğumuz Nazire Nene, “daha önce Yeşilada ve Tekebaşı Mahalleleri birleşikti. Yaklaşık 60-70 yıl önce Asi Nehri’nin güzergahı o zamanki yönetimler tarafından değiştirildi ve Asi Nehri Yeşilada ve Tekebaşı’nı ayırdı. Eskiden kayık la karşıdan karşıya geçtiğimiz Asi Nehri teknoloji gelişimi, insanlar atıklarını ona akıtması sonucu kirlendi. Hastaneler, iş yerleri, kanalizasyon artıkları Asi Nehri’ne bırakıldı ve kirlilik gün geçtikçe arttı. Gün geldi Asi Nehri’nin suyu ne içilir oldu ne de balığı yenir oldu. Asi Nehri’nin kirletilmesi ile birlikte farklı su kaynaklarına yöneldik. Doğayı kendi ellerimizle katlettik.
Mahallede her 7-8 evde bir kuyu vardı. Bütün mahalleliler kuyulardaki sulardan ihtiyaçlarını karşılarlardı. Kuyulardan, mahallemizin sonunda bulunan haft bölgesinden ve dağdan inen su kaynaklarından yararlanmaya başladık. Şuana kadar haft bölgesinden gelen sudan yararlanmaktayız” dedi.
ALİ ARSLAN DADÜK
SOVTNA GAZETESİ
3 Yorum
bilmediğimiz görmediğimiz birsürü şeyler var ALİ bey ben sizi cok tebrik ediyorum helal olsun
çok teşekkürler araştırmalarım sürüyor devamı gelecek desteğiniz için ayrietten teşekkür ederiz…
Guzel bir röportaj olmuş devamı ni bekleriz