Samandağ’ın totemlerinden biri de yuvasını yeni kuracak çiftlerle ilgili. Kültürümüzde gelinin çeyizini baba evinden almayla başlayan süreçle birlikte ortaya çıkan ve evlilik bağını güçlendirmesi beklenen bazı uygulamalarla karşılaşıyoruz.
1-Kızın çeyizinin, erkek tarafı olan gençler tarafından taşınması. Bunun anlamı artık kızın yeni ailesinin O’nu sahiplendiği.
2-Taşınan eşyalar kız tarafı olan gençler tarafından dizilir. Bunun anlamı da yeni ailesi olsa da gerçek ailesinin kızlarını gözden çıkarmadığı ve gerekli durumlarda müdahale edecekleri.
3-Çeyiz taşıma seromonisi sırasında;bir tabak içine yerleştirilen su bardağının içine pirinç konur bunun arapça tekerlemesi de vardır (cebuv riz tey ğişuv bi ğizz),içinde pirinç olan bardağın içine birer çatal,bıçak,kaşık konur ve bir kurdelayla bağlanır. Bunlar kızın baba evinden kendisine ait olan ve götürebileceği son nesnelerdir. Geline baba evindeki güzel günlerini hatırlatır.
4-Ayrıca çeyiz taşıma töreninde davul zurna eşliğinde oynayan gençlerin üstüne pirinç serpilir. Tabak da bekar 7 kişiye tutturulur. Kısmetleri açılsın diye.
5-Sonraki aşama olan kına gecesinde gelinin avucuna,damadın serçe parmağına kına yakılır. Kınayı mutlu evliliği olan bir çift yakar.
6-Düğün gecesinde ise gelinin ayakkabısının içine para konur. Gelin,evine girmeden önce erkek tarafından bir çocuk gelinin ayakkabısını çıkarmasına yardım eder ve parayı alır.
7-Kaynanası şekerli yumurta kızartır ve geline yedirir. Bunun amacı gelinin tatlı dilli olmasını sağlamak.
8-Sonrasında gelin, yine kaynanasının yoğurduğu hamuru kapı eşiğine yapıştırır.Tam eşikte bir tabak kırar. Bunun amacı da,gelinin evinde kalıcı olması ve huzurlu,bereketli bir yuvaya sahip olmalarıdır.
9-Son uygulama da,gelinin bir hafta boyunca ailesiyle haberleşmemesi ve görüşmemesidir. Bununla gelinin yeni evine alışması amaçlanmıştır.Evliliğin 7. Gününde gelin ve damat birlikte gelinin ailesine gider buna ‘zayre’ denir.